Memur,
işçi, esnaf, asgari ücretli, emekli boğazına kadar borçlu iken ve Ay başını getiremiyor iken hükümetin kandırmaca
Ay’a gidiyoruz. Söylemini protesto ederek taleplerimizi gündeme getirdik.
Basın
açıklamamıza Birleşik Kamu-İş Genel Başkanı Mehmet Balık ve MYK üyeleri Hasan
Kütük, Doğan Altun, Eğitim-İş 3 Nolu Şube Başkanı Doğan Dağdelen katılarak
destek vermişlerdir.
Basın
açıklamamızı canlı yayımlayan Halk TV’nin https://www.youtube.com/watch?app=desktop&v=mywGqwjtbvo&feature=youtu.be
linkinde izleyebilirsiniz.
Basın
açıklamamızın tam metni aşağıda olduğu
gibidir.
BASIN
AÇIKLAMASI
12.02.2021
ANKARA
Birleşik
Kamu-İş Konfederasyonuna bağlı Büro-İş Sendikası olarak kamu çalışanlarının
sorun ve talepleri ile gündeme dair görüşlerimizi sizlerle paylaşmak istiyoruz.
Öncelikle;
Kuzey
Irak sınırında bölücü terör örgütü PKK’ya karşı başlatılan Pençe-Kartal-2
operasyonunda teröristler ile çıkan çatışmada şehit olan askerlerimize
Allah’tan rahmet, başta aileleri olmak üzere silah arkadaşlarına ve ulusumuza
başsağlığı ve sabırlar dileriz.
Hükümet
başarısız yönetimi nedeniyle sıkıştıkça yerli otomobil üretiyor, uçak yapıyor,
gaz çıkarıyor, şimdide boşa uydu sallıyor.
Memur,
işçi, esnaf, asgari ücretli, emekli boğazına kadar borçlu Ay başını getiremiyor
Ay’a gidiyoruz.
Elbette
uzay çalışmaları yapmak gerekir. Ancak popülist politika aracı olarak kullanmak
doğru değildir. Gerçekçi olmak lazım. Uzay çalışmalarına Amerika’nın, Çin’in,
Rusya’nın, Hindistan’ın, milyarlarca dolar bütçe ayırdığı bir dönemde; Cumhuriyet
döneminden itibaren kurulan milli
fabrikalar ile aşı üretim merkezlerinin satılıp kapatılmasıyla mı, Türkiye
Uzay Ajansının 38 milyon dolar ayrılan bütçesi ile mi, Dinazorlu Anka Parka 750 milyon dolar harcanan kafayla mı,
Garanti
geçişli köprülere, otoyollara ve tünellere, hasta garantili hastanelere, YKS
sınav ücretlerine yüzde otuzlara yakın zam yapıp, vatandaştan alıp yandaş
firmalara aktarmayla mı, yandaş şirketlere teşvikler vererek üstüne vergisini
silmeyle mi, başını kamu bankalarının çektiği sistemde vergi rekortmenlerinin
bankalar olmasıyla mı, sahte diplomalılara üç-dört maaş ödemeyle mi, işsizliği, yoksulluğu artırmayla mı, Gerçek enflasyonun yüzde 30 seviyesinde olduğu
bir dönemde Memura 4,36 enflasyon farkı vermeyle mi, Devletin kanalı
TRT’de çöpten nasıl yiyecek toplanır
belgeseli çekip yayımlamayla mı, Yandaş Gazetede; Alışverişe tok ve tek başına
çocuklar olmadan gidilmesi, sahiplik
hissi verip aldırmaya zorlamasından dolayı ürünlere dokunulmaması gerektiği,
doldurmaya teşvik edeceğinden büyük market arabası almayın gibi marketten nasıl
alış veriş yapılması gerektiği yönündeki önerilerin manşete taşımayla mı, yine yandaş
bir kanal da aç kalmanın ömrü uzatacağının halka telkin edilmesiyle mi, kadın
cinayetlerinin her gün artmasıyla mı, basın mensuplarının hapse tıkılmasıyla
mı, Türkiye’nin en iyi
üniversitelerinden sayılan ve en zeki
öğrencilerinin okumakta olduğu, öğrenci ve akademisyenlerin hukuk istediği Boğaziçi
Üniversitesine Hukuk Fakültesi kurmayla mı, kayyum rektör atamayla mı, bilimi
engellemeyle mi, Cumhuriyet, Kuvayı Milliye düşmanı Çorum Valisi, Belediye
Başkanı, İskilip Kaymakamı, Hitit
Üniversitesi Rektörü ile mi, Anayasa Mahkemesinin kararını yerel mahkemenin
tanımamasıyla mı, mevcut Anayasayı takmayanların yeni Anayasa yapılması
gerektiğini gündeme getirerek 1921 Anayasasına atıf yaparak laik, cumhuriyet
rejiminin temellerine dinamit koymayla mı
uzaya gideceğiz. ?
Hükümet
bitirdiği beşeri ve maddi sermaye ile Mars’a
gidip, döviz artışını mı, faiz artışını mı, yoksulluğu mu, işsizliği mi, kovidi
mi, ekonomik çöküntüyü mü mars edecek. Samanyolu Galaksisine gidip Saman
ithalinden mi kurtulacağız. Ay’a gidip ay çiçek yağının fiyatlarını mı
düşürecek.? Uzayda kara delik bulup bütçenin kara deliğini mi kapatacak.
Halk
ile içi içe olan Adliye, Maliye, Sgk, TSK, Nüfus, İş-Kur, Belediye gibi kurum
çalışanları ile Emniyet ve Güvenlik
Görevlileri kovid virüsünün mutasyona uğradığı bir zaman da halen daha aşı olmamışken aşıyı uzayda mı
olacağız.?
Bir
an önce aşı temin edilerek aşılama çalışması yapılmalıdır.
Değerli
Basın Emekçileri;
Memur
emekçileri olarak hükümetten olan taleplerimizi tekrarlıyoruz.
Bu
kapsamda geçmiş yıllardan kayıplarımızda dikkate alınarak;
En düşük memur maaşı ile en yüksek memur maaşı
arasında ki makasın fazla açılmaması adına oransal olarak değil memura en az 2.500-TL
seyyanen zam yapılması gerekmektedir.
Asgari
ücret vergi dışı bırakılmalı, bu tutar
diğer emekçilerin gelir vergisinden istisna edilmeli,
%
5 vergi indirimi ücret geliri elde eden emekçilere de uygulanmalı ve düşük
ücret geliri elde edenler için vergi oranı % 10’da sabitlenmelidir.
Sözleşmelilere
Kadro verilmeli,
3600
ek gösterge sözü yerine getirilmeli,
Memurun
almış olduğu tazminat benzeri ek ödemeler emekliliğe sayılmalı.
Özel
Güvenlik Görevlilerine fiili hizmet zammı ve silah tazminatı verilmeli,
TSK
sivil devlet memurlarına fiili hizmet zammı ve askeri yan ödeme kararnamesi verilmeli,
Adliye
çalışanlarına yargı tazminatı verilmeli,
SGK
Personeline uzmanlık sınavı açılmalı
Defterdarlık
ve Gelir Uzmanlarının merkez & taşra ayrımı giderilmeli,
Birleşik
Kamu-İş Konfederasyonuna bağlı Büro-İş Sendikası olarak haklı, gerçekçi söz
verilen taleplerimizi içeren füzelerimizi uzaya fırlatıyoruz.
Slogan: Akp Aya’a Memur Yaya