Türkiye Cumhuriyeti’nin tarihindeki en önemli olaylardan biri bundan 102 yıl önce kurtuluşun ve kuruluşun mimarı, ulusal kahramanımız, ebedi önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün  19 Mayıs 1919’da Samsun’a ayak basarak “Kurtuluş” yolunu açmasıdır.

Atatürk Millî Mücadele sıralarında Türk milletini ileri götürecek olanların ve köhnemiş fikirlere karşı gelecek olanların genç fikirler olduğunu görmüştü. Bu yüzdendir ki genç Türkiye Cumhuriyetini Türk Gençliğe emanet etmiştir.

Maalesef ülkemizde 2002 yılından beri iktidarda bulunan AK Parti hükümetleri, süreç içerisinde bilinçli olarak kendi siyasal ideolojilerine uygun şekillendirmek üzere bir genç nesil ortaya çıkarma gayreti içerisine girmiştir. Kendi kişisel ikballeri için kurmak istedikleri düzenin önünde en büyük engel olarak gördükleri Cumhuriyet değerlerine ve onun kurucu lideri Atatürk’e karşı kindar nesil yetiştirme ve unutturma projeleri mutasyonlara uğrayarak artarak devam etmiştir. Bu projelerin başarılı olması için gençlik, eğitim, istihdam, işsizlik, barınma, beslenme, kültürel, sağlık gibi sorunlar ile baş başa bırakılarak yoksullukla terbiye edilmeye çalışılmıştır.

Emperyalizme karşı bağımsızlık mücadelesi verip ülkemizi düşman işgalinden kurtaran ,  Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran, halkına yurttaşlık hakkı veren, özgürlükleri getiren, kadınlara seçme, seçilme hakkı veren, nice milli sanayi tesisleri kuran, çocuklarına ve gençliğe bayram hediye eden ulusal kahramanımız, ebedi önderimiz Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının yaptıklarının altını boşaltan, yıkmaya çalışan, gençliği heba eden  zihniyet, gençliği seçim dönemlerinde sadece oy potansiyeli olarak görmekte ve bu gençliğe yönelik içi boş vaatlerde bulunmaktadırlar.  Gençliğe hesap vermesi gerekenlerin helallik istemelerini Türk Gençliği olarak not etmiş bulunmaktayız.

Atatürk’ün şu sözleri hepimiz için bir rehber olmalıdır: “Beni görmek demek, mutlaka yüzümü görmek değildir. Benim fikirlerimi benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız, bu kâfidir” demiştir. Atatürk’ü anlamak, yaşadıklarını ve fikirlerini bilmekle mümkündür.

Büro-İş Sendikası olarak Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasında yaşanan zorlukları her zaman göz önünde tutarak, 19 Mayısları Atatürk’ün emanetine daima sahip çıkma adına kutlamaya ve yaşatmaya devam edeceğiz.

Türkiye Cumhuriyetinin Genç Sendikası Büro-İş olarak; başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, bu güzel toprakları vatan yapmak uğruna hayatlarını feda eden bütün şehitlerimizi, kahramanlarımızı rahmet, minnet ve şükran duygularımızla anıyor, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramımızı kutlarız.

Büro-İş Sendikası