8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü

 

Üretimde makineleşmenin ve teknolojik gelişmenin hızla ilerlediği, daha çok kadın ve çocuk emeğinin sanayide istihdam edildiği 19. Yüzyıl içerisinde 8 Mart 1857 tarihinde ABD'nin New York kentinde 40.000 dokuma işçisinin daha iyi çalışma koşulları istemesiyle bir tekstil fabrikasında greve başlamasıyla polisin işçilere saldırarak işçileri fabrikaya kilitlenmesi, arkasından da çıkan yangında işçilerin fabrika önünde kurulan barikatlardan kaçamaması sonucunda çoğu kadın 129 işçinin can vermesi anısına; 26-27 Ağustos 1910 tarihinde Danimarka'nın Kopenhag kentinde 2. Enternasyonale bağlı kadınlar toplantısında “Dünya Kadınlar Günü”, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından 16 Aralık 1977 tarihinde “Dünya Kadınlar Günü” olarak anılmaya başlanan  8 Mart, Türkiye’de 1921 tarihinden beri  “Dünya Emekçi Kadınlar Günü” olarak kutlanmaya başlanmıştır.

İnsanlık tarihi boyunca toplumu oluşturan iki cins erkek-kadın ilişkileri çeşitli evrimlerden geçmiş olsa da kadınlar, hep baskı altında kadın gibi davranamadan yaşadılar.

Kadın: Kadın her şeyden önce insandır. Yeri geldiğinde Ana’dır, Sevgidir, Duygudur, Şefkattir, Neşedir, Hayattır, Candır, Gelecektir, Güçtür, Emekçidir, Direniştir…

Günümüzde ikinci sınıfa indirgenen, ezilen, itilen, şiddet uygulanan, ötekileştirilen, metalaştırılan, evde hizmetçi, dışarıda işçi, cinsel obje, çocuk doğurma makinesi olarak görülen kadınlar aynı işi yapan meslektaşlarına oranla daha az ücret alıyor. İşyeri kreşleri gibi olanakları olmadığı için kadınlar çalışamıyor, işyerlerinde meydana gelen tacize ve mobinge erkeklerden daha fazla maruz kalıyor.

Ülkemizde; Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk`ün getirdiği devrimler ile Türk Kadını; boşanma, velayet, mirasta kız ve erkek çocukların eşit pay alma, 1934 yılında ise birçok Avrupa ülkesinden önce seçme ve seçilme hakkına kavuşarak bir anne, bir eş, bir evlat olarak toplumu dönüştüren ve istikamet veren kadınlarımız nesne olmaktan çıkarılarak toplumun öznesi durumuna getirilmiştir.

Maalesef tarih boyunca kurduğumuz devletlerin harcını yoğuran, Kurtuluş Savaşı’nın görünmez kahramanları olan, ülkemizin muasır medeniyetler seviyesine yükselme yolunda büyük emekleri bulunan kadınlarımız son zamanlarda yönetimi elinde bulunduran siyasi iradenin politikaları sonucu hayatın her alanında cinsiyet temelli ayrımcılığa ve şiddete maruz kalmaktadır.

Kadınlarımızı tekrar toplumun öznesi durumuna getirmek için gerekli yasal düzenlemelerin yapılması ve bunları etkin şekilde uygulayacak mekanizmaların hayata geçirilmesi gerekmektedir.

         Bu vesileyle 8 Mart’ı mücadelenin, sömürüye başkaldırının miladı kabul edip, insan hakları temelinde kadınların siyasal, sosyal ve ekonomik yaşamda hak ettikleri yere geldikleri eşit bir dünya özlemi ile başta şehit anneleri olmak üzere Türkiye’mizin ve dünya üzerindeki tüm kadınların 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü kutlarız.

                                                                                                                                      Saygılarımızla

 

BÜRO-İŞ SENDİKASI

 

Sosyal Medyada Paylaş