BÜRO-İŞ SENDİKASI
Basın Bildirisi
17.04.2020
Değerli Basın mensupları,
Bugün ülkemiz dahil bütün dünya koronavirüs bulaşısı
ile mücadele ederken her zaman ki gibi halkın en büyük haber alma kaynağı basın
kuruluşlarıdır. Basın; halkın gözü, kulağı, sesi olup, halkın sağ duyusunu temsil
eder, seçilmişlerin yaptıklarını denetler. Basın bu görevini yerine getirirken
özgür ve tarafsız olmalıdır.
Basın özgürlüğü, haber, fikir ve düşünceleri,
çoğaltıcı araçlarla, serbestçe açıklayabilmek özgürlüğüdür. Bilgi ve
düşünceleri serbest olarak toplayıp, yorum ve eleştiri yaparak çoğaltabilmek ve
bunları serbest olarak yayımlayıp dağıtabilmek haklarını içerir. Basının yerine getirmesi gereken kamusal
görevler bir yandan basın faaliyetlerinin niteliğinden, diğer yandan özgürlükçü
demokrasinin niteliğinden kaynaklanır. Demokrasi ile yönetilen ülkelerde bu
böyledir. Maalesef Türkiye için aynı şeyleri söylemek pek mümkün değil. 24
Haziran 2018 seçimleri sonrası Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemine geçilmesi ile
Türkiye gittikçe açık rejimden kapalı rejime doğru savrulmaktadır. Bu
savrulmanın önündeki en büyük engel hükümeti denetleyici ve halkı aydınlatıcı
görevleri olan basın ve sendikalar gibi kuruluşlar
gelmektedir.
Bir gerçek vardır. Basın mensubu ne kadar tarafsız olursa
insanlar tarafından o kadar takip edilir.
Son zamanlarda Türkiye’nin en çok takip edilen ve güvenilen basın kuruluşları olan FOXTV, TELE1, Halk TV,
Haber Global’e RTÜK tarafından uygulanan ölçüsüz, haksız ve orantısız cezalar ile
basın kuruluşları susturulmaya çalışılıyor. Bu susturma politikası halkın haber
alma ve sesini duyurmasına karşı yapılan bir darbedir.
Saygıdeğer Basın Mensupları;
Emekçi sınıf temsilcisi 80 bine yaklaşan üyesi ile
Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu ve ona bağlı sendikalar ile birlikte Büro-İş
Sendikası olarak her ay elektrik faturaları üzerinden % 2 TRT payı, yıllık
toplamda da milyonlarca lira TRT’ye haraç ödemekteyiz. Ancak TRT sadece yandaş
sendika ve konfederasyonların haberlerine etkinliklerine ekranlarında yer
vermekte, gerçek emek mücadelesi veren ve sınıf sendikacılığı yapan bizlerin sorun
ve taleplerini gündeme getirmemektedir. Parasını verdiğimiz halde ayrımcılık
yapan TRT’yi yada yellenen yandaş Tv kanallarını biz şimdi neden izleyelim.?
Hiç para ödemediğimiz halde sermayeye karşı halkı, sömürüye karşı emeği,
eşitsizliğe karşı adaleti, savaşlara karşı barışı, piyasacılığa karşı temel
hakları, talana karşı doğayı, erkek şiddetine karşı kadınları, istismara karşı
çocukları savunan, bizlerin sesi olan bağımsız ve özgür basın kuruluşları FOXTV, TELE1, Halk TV, Haber Global’ı elbette
izleyeceğiz ve destekleyeceğiz. TRT devletin değil hükümetin borozancısı olmuştur.
Elektrikle ne alakası var TRT’nin. TRT payı kaldırılsın.
AKP’ye bile oy verenlerin çoğunluklu olarak izlediği
Türkiye’nin en çok izlenen Ana Haberi FOX Haber sunucusu Fatih PORTAKAL
örneğinden hareketle, hiç kimseye evinde eline kumanda verip zorla Fatih
PORTAKAL’ı izlemesi için zorlanmıyordur. Teknik olarak da böyle bir şey mümkün
değildir. Burada sorun Fatih PORTAKAL’da değil. Sorun TRT ve diğer yandaş ve yellenen
kanallarda. Herkes her şeyin farkında. Fatih PORTAKAL biz emekçilerin,
sendikaların, garip gurabanın, işsizlerin, ezilenlerin, sessiz çoğunluğun
sesidir. Bardağa dolu tarafından bakmak gerekirse Fatih PORTAKAL aslında yandaş
medyanın söylemediğini söyleyerek hükümete iyilik etmektedir. Üç hafta oldu
halen daha hükümet tarafından dağıtılamayan maskelerin dağıtımını Fatih
PORTAKAL mı engellemektedir.?
Kıymetli Basın Mensupları;
Virüsün bulaşmasını engelleme adına dünyaya örnek
olacak yöntemler geliştiriyoruz. Konut kredilerinde kredilendirilebilir oran %
90’na çıkartıldı, yurt içi uçuşlarda kdv oranı sanki millet mutfaktan oturma
odasına uçakla gidiyormuşçasına % 18 den % 1’e düşürüldü, virüsü 657 sayılı
devlet memurları gibi hafta içi çalıştırıp hafta sonu izinli yapıldı. Tüm bunlar
yetmiyormuş gibi şimdi de basın yayın kuruluşlarına kapama cezası verilmektedir.
Hiç kimse beceriksizliğinin faturasını başkasına ödetmeye kalkışmasın.
Virüsü TV Kanalları yada Fatih PORTAKAL yaymıyor.
Virüsü üç haftadır maske dağıtımı yapamayan bugünün yandaşı yarının kürekçisi
olan liyakatsız, ehliyetsiz kişiler
yaymaktadır. FOX TV’ye üç gün kapama cezası verilmesi virüsün yayılmasını durdurmaz
sadece haber olmasını durdurur.
Değerli Basın Mensupları;
RTÜK’ün basın yayın kuruluşlarına vermiş olduğu cezai kararlar
siyasidir ve Anayasanın 22. Maddesine göre haberleşme hürriyetini
engelleyicidir. Hakim kararı olmadan basın kuruluşlarına kapama cezası
verilemez. Yine Anayasanın 26. Maddesine göre düşünceyi açıklama ve yayma
hürriyetinin de ihlalidir. Bunlar çözüm değildir. Bizler YouTube, instagram, facebook, twitter üzerinden yine
izleriz. Sınırsız internetimiz var olmayan komşumuza da paylaşım açar yine
izler, izletiriz.
Hain FETO/PDY terör örgütünce düzenlenen 15 Temmuz
darbe girişimi gecesi Türk basınının büyük çoğunluğunun susturulduğu ve
yellenmeye devam ettiği bir dönemde özgür ve tarafsızlığı dolayısıyla o dönemde
muhalif olarak bilinen CNN Türk Televizyonuna Sn. Cumhurbaşkanının canlı yayına
katılarak halkı bilgilendirmesi ve demokrasiye sahip çıkmaya davet etmesi ile
darbenin bastırılmasında özgür ve bağımsız basının rolü unutulmamalıdır. Özgür
basın her zaman, her kes için gereklidir.
Bu vesileyle Kovid-19 bulaşısı dolayısıyla hayatını
kaybeden vatandaşlarımıza Allahtan rahmet, kederli ailelerine sabır ve
başsağlığı diler, özveriyle görev yapan başta sağlık emekçileri olmak üzere
güvenlik görevlilerine, belediye çalışanlarına, bütün resmi ve özel kurum
çalışanlarına şükranlarımızı sunarız.
Büro-İş Sendikası