Büro-İş
Sendikası olarak Cumhuriyetimizin 99. yılını kutlamanın onurunu, heyecanını,
coşkusunu yaşamaktayız.
Cumhuriyet yönetimi, egemenliğin kaynağının millete ait
olduğunu kabul eden bir devlet yönetim şeklidir. Devletin temel organlarının
belirli süreliğine seçimle iş başına geldiği bir yönetim biçimidir.
Cumhuriyet
yönetiminde egemenlik; bir kişinin, bir ailenin ya da bir sınıfın değil, kamu
yararını ön planda tutan, ulusun elinde olduğu bir yönetimdir.
Cumhuriyet,
bütün yurttaşları kanun önünde eşit sayan, onlar arasında bir ayrımcılık
yapmayan, onların devlet yönetimine eşit olarak katılımını sağlaması, vatandaşların
temel hak ve özgürlüklerini Anayasal güvenceye alan bir yönetimdir.
Cumhuriyet
yönetimi aynı zamanda insan unsuruna verdiği değer ile çağdaşlaşmayı, çağdaş
uygarlık düzeyine ulaşmayı en iyi gerçekleştirecek ortamı da sağlar.
Cumhuriyet;
bir çağdaşlaşma, kulluktan eşit yurttaşlığa geçiş, aklı ve bilimi rehber alan
büyük bir sosyal projedir.
Cumhuriyet’in
temeli laik bir dünya görüşüne dayalıdır. Bu gerçek gözden
kaçırılmamalıdır.
Atatürk ve cumhuriyet, birbirini tamamlayan ve tanımlayan
iki kavramdır. Cumhuriyeti bütün yönleriyle anlayabilmek için Atatürk'ü, aynı
şekilde Atatürk'ü anlayabilmek için de tam ve sağlam temellerden hareket
ederek, cumhuriyeti tanımak gerekir. Çünkü Cumhuriyet, Atatürk'ün Türk millî
varlığının korunması, refaha ve mutluluğa erişmesi için düşündüğü, ümit ve
arzularını şekillendirdiği bir idare tarzıdır.
Cumhuriyet erdemdir. Erdemsiz kişiler cumhuriyeti
anlayamaz.
Cumhuriyet, ulus bilincini kavrayamamış, aklını kiraya
verenler, biatçılığı benimseyen, halkı sömüren emperyalizme hizmet ederek varlığını
sürdürmeye çalışanlar için istenmeyen düşman bir yönetim şeklidir. Üretmeyen,
başkasının sırtından geçinen kişiler aklı, bilimi, aydınlığı, çağdaşlaşmayı
temsil eden Atatürk ve Cumhuriyet düşmanlığı yapmaktadır.
Cumhuriyet sayesinde makam mevki sahibi olup cumhuriyet ve
onun kurucu lideri Atatürk düşmanlığı yapanlar unutmasınlar ki, varlık
sebeplerini ve yaşamlarını cumhuriyete ve onun kurucu lideri Atatürk’e
borçludur. Bir baltaya sap olamayacakları
ateşten koruyanda Cumhuriyet rejimdir.
Günümüzde AKP Hükümetinin uyguladığı Neo-liberal ekonomi
politikaları ile yoksulluk, gelir dağılımındaki adaletsizlik, işsizlik,
enflasyon, döviz kuru, faiz, özelleştirme ve dışa bağımlılık artarak halk daha
da fakirleştirilmiştir.
AKP’nin uzak durduğu Cumhuriyetin halkçılık ve
devletçilik ilkeleri ile kamuculuk ve planlama anlayışının önemi bu
günlerde daha da artmıştır.
Atatürk; gemisini terk etmeyip, kurtaran kaptandır.
Cumhuriyet yönetimi Atatürk önderliğinde çok büyük fedakârlıklarla
kazanılan ölüm kalım savaşından sonra gerçekleştirilmiştir.
Yurt diye Anadolu'yu; Yol diye Cumhuriyeti; Onur diye tam
bağımsızlığı; Önder diye Atatürk'ü; seçen yurttaşlar ve Cumhuriyet kuşağı Büro-İs
Sendikası üyeleri olarak Türkiye Cumhuriyetini Büyük Önderin çizdiği yolda
sonsuza kadar yaşatacağız.
Büro-İş
Sendikası olarak; Ulusumuzu demokrasi, hukuk devleti, temel hak ve özgürlükler
gibi evrensel değerlerle buluşturan Cumhuriyet yönetimimizin 99. yılını kutlar; başta
kurucumuz ve Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere kahraman silah
arkadaşlarını saygı ve minnetle anıyoruz.
Büro-İş
Sendikası
Merkez
Yönetim Kurulu