TÜİK'in Gerçek Olmayan Enflasyon Oranlarını ve Hükümetin 2024 Bütçesini Protesto Ettik.

BASIN AÇIKLAMASI

3 Kasım 2023 ANKARA

 

Büro-İş Sendikası olarak; TÜİK’in açıklamış olduğu gerçek olmayan enflasyon oranları ile AKP Hükümetinin 2024 bütçesini basın açıklaması yaparak protesto ettik.

Konfederasyonumuz Birleşik Kamu-İş ve bağlı sendikaların yönetici ve üyelerinin de destek verdiği basın açıklamasını Sendikamız adına Genel Başkanınız Alay HAMZAÇEBİ yaptı.

 Basın açıklamamızın metni:

Hükümetin TBMM’ne sevk etmiş olduğu ve halen komisyonda görüşülen 2024 yılı bütçesi ile yüksek enflasyon karşısında emekçilerin satın alma gücünün devamlı azalması hakkında sendikamızın görüşlerini kamuoyu ile paylaşmak istiyoruz.

Bugün TÜİK tarafından gerçeği yansıtmayan enflasyon oranları açıklanmış bulunuyor.

TÜİK’e göre  aylık yüzde 3,43 yıllık ise yüzde 61,36 oranında enflasyon gerçekleşmiş bulunmakta. Bir de bağımsız güvenilir araştırma kuruluşu ENAG tarafından açıklanan   oranlara bakalım. ENAG’a göre aylık yüzde 5,09,  Yıllık ise yüzde 126,18  oranında enflasyon gerçekleşmiştir. TÜİK ile ENAG arasında dağlar kadar fark var. Memurun ve emeklinin “Ocağına İncir Ağacı Diken” TUİK’in uydurma enflasyon oranları işte budur.

TÜİK bugün bir de Ocak 2024’den itibaren geçerli olacak başta pasaport, ehliyet, kimlik kartı, tapu ve mahkeme harçları, MTV gibi birçok harç, vergi ve cezaların artışına sebep olacak Yeniden Değerleme Oranını belirleyen ÜFE oranını açıklamıştır. ÜFE’nin Ekim ayı için yüzde 1,94 açıklanmasıyla Yeniden Değerleme Oranı yüzde 58,46 olarak kesinleşmiş demektir.

Bunun anlamı yılbaşından itibaren bu saydığımız vergi, harç ve cezalara en az yüzde 58,46 oranında zam geleceğidir.

Hükümet almaya gelince yüzde 58,46,  memura ve emekliye vermeye gelince yüzde 25 zam vermektedir.  Bunun da anlamı   “Kaşıkla Verip Kepçeyle Geri Almaktır.”

Kıymetli Basın Emekçileri;

2024 yılı bütçesine yönelik görüşmeler Plan ve Bütçe komisyonunda devam etmektedir.

Bütçede 8 trilyon 437 milyar TL gelir, 11 trilyon 89 milyar TL gider öngörülmüş. Buna göre Bütçe Açığı 2 trilyon 652 milyar TL olacaktır. Bu açığı kapatmak için ise personele ayrılan                2 trilyon 600 milyar TL’ ye göz dikilmiştir.

Bugün personel için ayrılan rakam bütçenin % 23,44 üne denk gelirken, bu oran 2023 bütçesinde % 24,65, 2022 yılında da           % 28,22 idi.

Personel giderleri önceki yıla göre % 1.21, son üç yıl için ise toplamda % 4,78 azaltılmıştır. 2024 yılı rakamlarına göre 530 milyar TL memurun maaşlarından tırpanlanmış olacaktır.

Değerli Basın Mensupları:

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Sn. Cevdet Yılmaz 2024 bütçesini sunarken;

BÜTÇE, İNŞA, İHYA VE TÜRKİYE'NİN BÜYÜMESİNİ ÖNCELEYEN KALEMLERİ İÇERİYOR"

"MAAŞLARDA ENFLASYONUN ÜZERİNDE REEL ARTIŞLAR YAPTIK"

"HALKIN ALIM GÜCÜNÜ ARTIRACAĞIZ" demiş.

Rakamlar ortada hiç de Sn. Cevdet YILMAZ’ın dediği gibi değil.

2024 bütçesinde; Cari transferlerin, faiz giderlerinin, sermaye giderlerinin ve sermaye transferlerinin arttığını personel sayısının önceki yıllara göre artmasına rağmen giderlerinin azaldığını, aslan payını yine sermayenin, rantiyenin, faiz lobisinin aldığını, bu bütçenin yandaş için hazırlanmış Klasik bir AKP bütçesi olduğunu görüyoruz.

Hükümet önceki yıllarda olduğu gibi 2024 bütçesinde de memura ve çalışana refah değil, sefalet yaşatacaktır.

Dolayısıyla Cumhuriyetimizin 2’nci yüzyılına emekçiler daha yoksul olarak girecek. Sömürülmeye devam edecek.

Değerli Basın Mensupları;

Konfederasyonumuz Birleşik Kamu-İş’in açıkladığı en son rakamlara göre bugün açlık sınırı 15 bin 420, yoksulluk sınırı ise 43 bin 859 -TL olmuştur.

Sadece vergi ve harçlar % 58,46 oranında artacakken, memur ve emeklinin gıda, ulaşım, barınma, beslenme giderleri ve satın alma gücü 2024 yılında da azalmaya devam edecekken memur ve emekliye % 25 zam verilmesini kabul etmiyoruz.

Kıymetli Basın Emekçileri:

Belli başlı taleplerimizi sizlerin aracılığıyla gündeme getirmek istiyoruz.

Liyakatın, aklın ve bilimin esas alındığı planlı üretim ekonomisine geçilmeli, milli tarım, sanayi ve enerji politikaları oluşturulmalı,

Elektrik, doğalgaz, köprüler, tüneller, otoyollar, eğitim ve hastaneler kamulaştırılmalı,

Toplu sözleşme masası yeniden kurulmalı, En düşük memur maaşı yoksulluk sınırının üzerine çıkarılmalı, enflasyon farkları ÜFE’ye göre aylık ödenmelidir.

Vergi dilimi matrahı artırılarak oran % 10’da sabitlenmeli,

8.077 TL olarak verilen seyyanen zam olmak üzere bütün ek ödeme ve tazminatlar emekli keseneğine sayılmalı,

Ve bu zam emeklilere de verilmelidir.

666 sayılı KHK ile kesilen ikramiye ve havuz paralarımız geriye doğru birikimli olarak tekrar ödenmeli,

Öncelikle işe geliş gidişler ücretsiz servis hizmeti ile sağlanmalı, sağlanamayanlara yol ücreti merkez taşra ayrımı yapılmadan herkese ödenmelidir.

Yemek hizmeti ücretsiz olmalı. Dışarıda yoklama, icra, keşif gibi görev yapan memurlara da yemek bedeli nakden ödenmelidir.

Büyükşehirlerde görev yapanlara büyükşehir farkı verilmeli,

Kamu çalışanları için lojman, kreş ve sosyal tesisler sağlanmalıdır.

Memurun barınma sorunu artarak devam ediyor. Seçim öncesi söz verilen kira desteği derhal verilmelidir.

Yine seçim öncesi söz verilen mülakatlar kaldırılmalıdır.

3600 Ek Gösterge başta kamuda görev yapan tüm çalışanlara verilmeli. Ortaöğretim mezunlarının da ek göstergesi 2200 yapılmalıdır.

Yardımcı Hizmetler sınıfı kaldırılarak içerisinde bulunan meslek branşları Teknik Hizmetler Sınıfına, diğerleri de Genel İdare Hizmetleri sınıfına geçirilerek Ek Göstergeden faydalandırılmalıdır.

Başta sözde sendika Memur-Sen’in Başkanı, aslında AKP hükümetinin MEMURLARDAN SORUMLU GENEL MÜDÜRÜ olan Ali YALÇIN olmak üzere üç, beş yerden ballı kaymaklı maaş alıp kemer gevşetenlerin yanında memur ve emekliler bu vergi, uydurulmuş enflasyon oranları ve bütçe ile kemer sıkmaya devam edecek.

Yandaş ve sermaye odaklı bu bütçeyi ve TÜİK’in açıkladığı gerçek olmayan enflasyon rakamlarını kemerlerimizi çıkarıp atarak protesto ediyoruz. 

Sosyal Medyada Paylaş